19 Nisan 2019 Cuma

geçit

bir buluttan geçtik biz
sokak uzundu
yağmura aldandık
susuz kaldık

(aysel ne olur gitme başımdan
yarın gece de kal ayakucumda
yastık olurum ben rüyalarına)

yollara düştük biz
o bildiğimiz yollara
sonu karanlık diye durmadık da
battaniyelere güvenip sardık 
hayallerimizi
yollar boyu uykusuz kaldık

sevdaya düştük biz 
utanmaz bir sevdaya
on yıllar boyu savurdu bizi
yine ilk günkü hevesle
aynı yollar boyu gittik gittik geldik
varamadık bir türlü sonsuzumuza

(aysel gitme bu sabah
kal n’olur
pembe battaniyen olurum
söz ben öperim seni başından)

karanlığa düştükse de biz
aldanmadık çiğ olanın ışığına
elbet bir ay doğar
en mavisinden yakar ucunu düşlerimizin
biliriz bu yol bize bitmez
sevdamız da
ama düşlerden biri olsun 
nihayet sana varır
ancak öyle aydınlanır sokağımız


17 Nisan 2019 Çarşamba

smyrna anthem



önce sen gördün bizi
oradaydın
oradaydım
sonra ben başladım...

bu gece tanıdık bir rüzgar uçurdu beni
tıpkı eski bir anının arifesi
aynı sahilde vurdun beni
kenarı senin sabahın

ne çoktuk o zamanlar
ne çoğu gitti
daha fazlası için ben sana kaldım

aşk mı dedin?
içimden sondan geri sayarım
sonradan bir köpek geçer
sahibine sormaz
bana anlatır
derken bir ay büyür
çeyreği kalır tepemizde

sanırsın ki bu gece efkarlı bir gece
oysaki bir sana bir de bana sırıtır
ona bakar seni anarım
sen de bu gece istemsiz
anarsın beni
yüzün yukarı 
dudakların şaraba alışır

sonra ben gömerim yüzümü
bu şehrin çekip götürdüklerine
ama işte
derim ki
sadece bir yıl..
yeterdi hepimize
yetmedi kırılan hayallerime

azat olur cümle zincirlerimden
kırgınlıklarımı da alır
nihayet devam ederim
aynı sokaklarda dem vurur
‘sokaklarımızı’ anımsarım
ilk yürüdüklerimi
demlendiklerime vururum
bir sonraki kadehi

bu gece uyumasam da fark etmez
bana kalırım sessizce
ve biter
belki de ölür kimisi
ama gece biter hakkımca
yine bana kalır o kekremsi neşesi




14.04.19


11 Nisan 2019 Perşembe

yağmurdan sonra

I.

yol 
yolda çözülür 
şiir 
şarapta
rüya 
şafakta
ve yine 
   döne 
  dolaşa
yıldızlara 
bata 
çıka
sabahına 
hatırlanmayan
ama nedensiz 
çınlayan
cümle mısralarda
savrulur 
     yol boyu
sabırsız patikalarda

II.

ama gece 
yolda çözülür
kendine kaldım 
        derken
bilmeden 
  (yine)
en derinine düşer
kalmaz yağmurdan 
         sonraya


11.04.2019

5 Nisan 2019 Cuma

uzam



sen kendine
bense aşkın kendisine aşık
peki uzamda nerede birleşecek
dinlenecek bunca yalnızlık?



3 Nisan 2019 Çarşamba

eski mahalle


bir gece daha mahallene gelmeli
ışıkların altında ezilmeli
duymalı cümle çığlık çığlık sesleri
kaldırımlardan fışkıran
sokaklar boyu ayaklarımı tırmalayan
kederleri

ölümü tatmalı yine
sanki hiç gitmemişsin
beni dinlememişsin de
değmemişim gibi efkarlı sessizliğimize

o bilindik his
bu gece yoklar kolumu
yarınsa muhtemel tutar kolumdan
bindirir bir otobüse
yine süründürür surlar boyu

ama ben varamam yine sana
sonsuzluğun onca yıl sonra da olsa
güzel hatırlatır yokluğunu


3.4.2019

1 Nisan 2019 Pazartesi

adsız şehir

tüm gece ne anlattım da ne dinledin
heyecanlandım diye sabrettin
üç kavun astım zembereğe
kavunlar sıçradı sen izledin

hece kesik
ve gece
hecesiz çınlarken bir kenarda
şehir dinler kalanlarımızı
geriye kalan ufak bir berlin kazıntısı


hadi devam edelim
kalamadığımız yerden
eve yine dönemezdik ya bazen
seslenelim yine ilk ismimizle
(sonuncunusu bilmeden)

nihayet vardım istemesem de
senin şehrindeyim
ilk sesin çınlarken kulağımda
kayıtsızcasına belki
keyfini sürmekyim

ama hala içimden geçer zaman
ve aynı şarkıyı söyler
keşke bu kadar korkmasaydın da
içinden geçseydim şehrinin